Amaç: Hızlı yazı yazmaya çalışmak. (Sadece kaynak metne bakarak ve silme tuşunu kullanmadan deneyiniz.)


Aşağıdaki Metin 79 kelime ve boşluksuz 613, 
boşluklu 681 karakterden oluşmaktadır. 
Bu metni 2-3 dakika arasında yazmanız gerekmektedir.

Bilgisayarlar iş hayatımızı değiştirdi. Artık bir bahane aramak yerine
“Bilgisayarımız arızalandı.” diyebiliyoruz.
Bilgisayar sistemi almanın en önemli gereği eğitimdir.
Bilgisayarlar hata yapmayacak kadar akıllı değillerdir.
Bilgisayarlar beş yıl içinde iyi bir araştırma görevlisi kadar iyi
bilgi toplayabilecekler. Çalışanlarınızın eline güçlü bilgisayarlar
verdiğinizde, firmayı güçlendirecek yeni yollar üretebilirler ve
hiç beklemediğiniz bir sinerji yakalayabilirsiniz. Yazılım firmaları
yazılımlarını daha kullanıcı dostu yapmaya çalışıyorlar.
Kalemin yazıyı kontrol edemeyeceği gibi, bilgisayarlar da kararları kontrol
edemez. Ama kalemsiz yazmaya çalışmanın da hiçbir avantajı yoktur.


Aşağıdaki Metin 140 kelime ve boşluksuz 836, 
boşluklu 961 karakterden oluşmaktadır. 
Bu metni 4-5 dakika arasında yazmanız gerekmektedir.

Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir
kaya koydurmuş, kendisi de pencereye oturmuştu. Bakalım neler olacak?
Ülkenin en zengin tüccarları, en güçlü kervancıları, saray görevlileri
birer birer geldiler, sabahtan öğlene kadar. Hepsi kayanın etrafından
dolaşıp saraya girdiler.
Pek çoğu kralı yüksek sesle eleştirdi. Halkından
bu kadar vergi alıyor ama yolları temiz tutamıyordu.
Sonunda bir köylü çıkageldi. Saraya meyve ve sebze getiriyordu. Sırtındaki küfeyi yere
indirdi, iki eli ile kayaya sarıldı ve ıkına sıkına itmeye başladı. Sonunda
kan ter içinde kaldı ama kayayı da yolun kenarına çekti. Tam küfesini
yeniden sırtına almak üzereydi ki kayanın eski yerinde bir kesenin
durduğunu gördü. Açtı. Kese altın doluydu. Bir de kralın notu vardı içinde.
“Bu altınlar kayayı yoldan çeken kişiye aittir” diyordu kral.
Köylü, bugün dahi pek çoğumuzun farkında olmadığı bir ders almıştı.
“Her engel, yaşam koşullarınızı daha iyileştirecek bir fırsattır.”


Aşağıdaki Metin 105 kelime ve boşluksuz 676, 
boşluklu 767 karakterden oluşmaktadır. 
Bu metni 3-4 dakika arasında yazmanız gerekmektedir.

Atatürk, kendisinin insanüstü bir varlık olduğunu söylemelerini hiç hoş karşılamazdı.
Çocukluk arkadaşı Nuri Conker’in sert şakalarını büyük bir neşe ile dinler ve hepimizin
önünde tekrarlatırdı.
Bir gün sofradakilerden biri:
-Paşam demişti, kim bilir çocukluğunuzda ne müstesna bir insandınız. Kim bilir ne eşsiz
anılarınız vardır.
Atatürk güldü ve Conker’e döndü:
-Nuri anlatsın, dedi.
Nuri Bey her zamanki şakacı diliyle:
-Bakla tarlasında karga çobanlığı ederdi, yanıtını verdi. Deminki soruyu soran kişi, sözün bu
yola dökülmesinden fena hâlde ürktü. Soruyu ortaya attığına bin kez pişman oldu.
-Aman efendimiz, diyecek oldu. Atatürk hemen sözünü kesti:
-Bana, insanlar üstünde bir doğuş atfetmeye kalkışmayınız. Doğuşumdaki tek olağanüstülük
Türk olarak dünyaya gelmemdedir.


Aşağıdaki Metin 105 kelime ve boşluksuz 699, 
boşluklu 793 karakterden oluşmaktadır. 
Bu metni 3-4 dakika arasında yazmanız gerekmektedir.

Cahil insanlar ağaçlara benzer. Onlar, bugünkü toplumun arzuladığı
bireylerin düzeyine çıkamazlar çünkü geniş düşünmek için gerekli olan
dışa vurma yeteneğinden yoksundurlar. Bir ağacın iyi meyve vermesi için
nasıl ki aşılanması gerekiyorsa cahiller de verimli, yararlı insanlar olabilmek
için hem bilgi hem de fikirce geliştirilip aydın insanlar düzeyine çıkarılmalıdır.

Uygar olabilmek ve zorunlu ihtiyaçları karşılayabilmek için zekânın gelişmesinden,
sorumluluk duygusunun benimsenmesinden başka bir yol kalmamıştır.
Aydın insan toplumun istediği bir kişidir. O yaşamın çözümü güç, türlü sorunları
karşısında başını iki eli arasına alarak kara kara düşünmez; o sorunları
çözmek için çıkar yol arar ve bulur. Allah’ın kendisine verdiği aklını kullanarak
daha üstün yaşama şartlarına ulaşmaya çalışır.


Aşağıdaki Metin 108 kelime ve boşluksuz 767, 
boşluklu 863 karakterden oluşmaktadır. 
Bu metni 3-4 dakika arasında yazmanız gerekmektedir.

Bir fikre yalnızca fikirle karşılık vermek gerekir. Bir konu üzerinde
yanlış düşünceleri yalnızca bu yolla çürütebiliriz. Bir konuyu, bir sorunu
tartışırken bu konu hakkında ileri sürülen fikirlere, onların yanlışlığını
açıkça ortaya koyacak türden fikirlere sahip olmadan karşı çıkıyorsak
bilgisiz olduğumuzu; zorla kendi düşüncelerimizi onaylatmak istiyorsak
kökünden bu konuda haksız olduğumuzu belli etmiş oluruz.

Düşüncelerimizi zorla onaylatmanın da mümkün olmadığını bilmek bizi, boş yere
uğraşmaktan kurtarır. Bazı fikirlerle düşüncelerimizin doğru olduğunu ispatlamaya
çalışmak, öteki yanlış düşünceleri çürüttüğü gibi, bizim bu konudaki
üstünlüğümüzü de ortaya koyar. Düşüncelerimizi ancak bu yolla başkalarına
benimsetebiliriz. Demek ki her türlü fikir tartışmalarının yalnız ve ancak fikirle
yapılabileceğini, doğru yolun bu şekilde bulunabileceği bir gerçektir.

0 cevaplar

Yorum Yazın

Tartışmaya katılmak ister misiniz?
Katkıda bulunmaktan çekinmeyin!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir